Sultan Birinci Abdülmecid 25 Nisan 1823 günü
doğdu. Babası Sultan İkinci Mahmud, annesi Gürcü Bezm-i Alem Valide
Sultan'dır. Annesi Gürcüdür. Sultan Birinci Abdülmecid, babasının arzusu yönünde
bir eğitim ve terbiye gördüğü için ıslahatçı fikirlere sahipti. Batı alemine
karşı hayranlık besliyordu. Babasının vefatı üzerine, henüz 17 yaşında iken
Osmanlı tahtına oturdu. Devletin ilerleyişi için Avrupayi hayat tarzının ülke
çapında yaygınlaştırılmasını istedi. Saltanatının henüz dördüncü ayında
ilan ettiği Gülhane Hatt-ı Hümayunu sebebiyle Tanzimat Dönemi padişahı olarak
şöhret bulmuştur.
Sultan Birinci Abdülmecid batılı yazarların takdir ve sevgiyle andıkları bir
padişahtı. Adil, merhametli, ıslahatçı, yenilikçi bir insan olan Sultan Birinci
Abdülmecid, çok genç yaşlardan itibaren içki kullanmaya başladı. 25 Haziran 1861
tarihinde 39 yaşında iken İstanbul'da veremden dolayı vefat eden Sultan Birinci
Abdülmecid, Yavuz Sultan Selim'in türbesi yanındaki mezarına defnedildi.
Sultan İkinci Mahmud, ölüm döşeğinde iken, Osmanlı Devleti'ne karşı ayaklanmış
olan Kavalalı Mehmed Ali Paşa Osmanlı kuvvetlerini Nizip'te yenilgiye uğratmıştı.
Sultan Birinci Abdülmecid böyle karmaşık bir ortamda tahta çıktı. Mısır Sorunu,
Rus donanmasının Hünkar İskelesi Antlaşmasına uyarak İstanbul'a gelmesi üzerine
bir Avrupa sorunu haline geldi.
Başta İngiltere, Avusturya, Prusya ve Rusya olmak üzere Avrupalı devletler, Osmanlı
Devleti ile Mısır Valisi Kavalalı Mehmed Ali Paşa arasındaki Mısır Sorununu
çözmek için bir konferans düzenlediler. Avrupa Devletleri Mısır'da güçlü bir
yönetim istemiyorlardı. Kavalalı Mehmed Ali Paşa'ya karşı Osmanlı Devleti'nin
tarafını tuttular ve bu ortamda Londra Sözleşmesi imzalandı (1840).
Buna göre; Mısır Osmanlı Devleti'ne bağlı kalacak, ancak yönetimi Mehmed Ali Paşa
ve oğulları yürütmeye devam edecekti. Mısır 80.000 altın vergi ödeyecekti. Suriye,
Adana ve Girit tekrar Osmanlı yönetimine bırakılıyordu.
Hünkar İskelesi Antlaşması'nın süresi bitince, Londra'da bir yeniden bir konferans
düzenlendi (1841). Toplantıya Osmanlı Devleti'nden başka Rusya, Fransa, İngiltere,
Prusya ve Avusturya katıldı. Konferansta alınan kararlara göre, Boğazlarda egemenlik
hakkı Osmanlı Devleti'ne ait olacak, ancak barış döneminde hiçbir savaş gemisi
boğazlardan geçmeyecekti.
Bu antlaşma ile Fransa ve İngiltere Akdeniz'deki güvenliklerini sağlamış oluyorlar,
Osmanlı Devleti'nin boğazlar üzerindeki kayıtsız şartsız haklarına kısıtlama
geliyordu. Rusya ise Hünkar İskelesi Antlaşması ile boğazlar üzerinde sağladığı
üstünlüğü kaybetmiş oluyordu.